– ERCAN SAĞLAM
*
iyi bilirdi dedem kaşık yapardı, bıçak
dilinde keskin dua, saf nazar usta işi
ninemi kızdırırdı, eşarbını tutarak
tahta kapı önünde ceket ilikleyişi
*
kadermiş, ona göre, yıllar önce kırılan
yürüyüp koşmasına engel olan bacağı
yalnız bacağı değil, ağacı borçlu kılan
vardı çünkü dedemin çırpıdan alacağı
*
ve asmalı çardağa, bastonuyla eğilir
yanında yamacında uyuyan çocuklarla
herkes onun içinden bağırdığını bilir
her susuşu nadasa bırakılmış bir tarla